9 Aralık 2012 Pazar

SENKRON KAYMASI




                                                                                                                         Çizim: SatürnSakini
                                                                                                           

Yavaşça     yaklaştım parayı    uzatıp bir öğren   -ci dedim,    gece tarifesi      keseceğim dedi büfeci ve para üstünü eksik verdi.        Sigaramı alıp çıktım büfeden. Okula gitmek    üzere       dolmuşa bindim.Öksür dedi dolmuşçu, parayı uzatıp yarım kilo olsun dedim. Bir süre gittik.   kampüse vardığımızda, antibiyotik yazdı dolmuşcu. Dolmuştan indim.Geç girdim yine derse. Hoca      gözlüklerinin        üzerinden bakıp, 51 mi,okey mi dedi.Utandım, özür        dilerim yanlış numara deyip, yerime geçtim. Ders bitti.      Eve    dönmek üzere dolmuş sırasına  girdim yeniden. Arkamdaki           çocuk kolund a    bir saat varmış    gibi kolunu göstererek "tertip senin şafak kaç" dedi.     Bir lira zam            gelmiş dedim.    Sonra dolmuşa bindik .Çarşıda indim, gömlek      almak iç  in bir mağzaya girdim. Beğendiğim    gömlekleri gösterip tazesin den koy dedim, poşete koyarken gömleklerimi tezgahtar; içecek bir şey alır mısınız dedi.      Gülümsedim "tura gelir" deyip çıktım mağzadan. Yol üstü bir fırına uğradım, sekiz seansına bir öğrenci
dedim, iki        ekmek uzattı fırıncı amca, ödev teslimi yarın son dedi, iyi yayınlar dileyip çıktım kibarca.Kulaklığımı taktım, kulağımı n içinde          bir ses hararetli          konuşmaya başladı: "bu sezon hakem hataları, sakatlıklara rağmen           kopmadığımız şampiy   onluk yarışında klübümüzün          transfer bütçesine bakacak olursak..." eve kadar             ıslıkla eşlik ettim. Asansörde             yöneticiyle karşılaştık, camiye yardım dedi,       emredersiniz albayım dedim. Zili çaldım.           Ev arkadaşım kapıyı açtı. Yarışmaya hoş geldiniz dedi, gülümsedim. Allah kurtarsın deyip,  içeri girdim. Üzerimi d    eğiştirdim, televizyonu açtım mecliste başbak an              konuşm a yapı         yordu: "Arkadaşlar mahmut hoca, aaa           mahmut hocada kaçmış. sen ne zaman kaçt     ın mahmut    hoca..     Allah Allah           tünelde de karşılaşmadık yahu".     Güldüm. Kanalı değiştirdim bir hava dur   umu sunucusu gitar      çalıyordu, müzik       kanalında Teoman, değer ka   ybeden hisse senetlerinden         bahsediyordu. Sıkıldım ka pattım t    elevizyonu. Annem aradı elektiriğimizi kesece  kmiş, hayırlı tezkereler diledim.

   Gözlerimi kapatıp, düşündüm. Herkesin kafası biraz karışıktı fakat hayat devam ediyordu bir şekilde...

Peki hiçbir şey aksamıyorsa, her şey yolunda sayılabilir miydi?


*SatürnSakini

Hiç yorum yok: